Ankara Müftüsü Prof. Dr. Mefail HIZLI, 26
Mart 2015 Perşembe günü Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Uluslararası
İlahiyatçılar Topluluğu’nun tertip ettiği “İyilik ve İnfak” konulu konferansta
öğrencilerle buluştu.
.
Ankara Müftüsü Prof. Dr. Mefail HIZLI konuşmasında, “Ülkemizin geleceğinde
büyük rol üstlenecek gençlerle bir arada olmaktan büyük onur duyuyorum.
Allah’ın bahşettiği bir hayatı yaşıyoruz. Bu yaşadığımız hayatta iyilik ve
kötülüğün tarafları vardır. İyiliğin ve kötülüğün hakim olmaya çalıştığı bir
dünya sahnesindeyiz. İyiler var, kötüler var; iyilik var, kötülük var.
Kötülüğün lokomotifi içerisinde şeytan var. Ona da yardım ve yataklık eden
nefis var. Bir tarafta da Yüce Allah’ın Kur’an-ı Kerim ve Son Peygamberiyle
desteklediği mukaddes bir çizgi var. Böylece herkes bir tarafa yakın olarak
yaşamak durumunda. O taraflar bizi ya Rabbimizin rızasına götürecek, ya da
karanlıklar içerisinde kalarak bizi helâke taşıyacak. Biz arzu ediyoruz ki
‘iyilik’ kavramını dolduracak şekilde güzel bir hayat yaşayalım. İyiliğin ne
olduğunu anlayabiliyorsak, iyiliğin bizim dünyamızdaki karşılığını biliyorsak,
demek oluyor ki ‘infak’ kelimesinin de farkındayız. Cenab-ı Hak bize infak
etmemizi de bir emir olarak karşımıza koyuyor. Öte yandan Kur’an-ı Kerim’de
geçen ‘el-birr’ kavramıyla beraber, adeta birbirinin ikizi olan ‘takva’
mefhumunun yer alıyor olması gerçekten dikkat çekicidir” ifadelerine yer verdi.
.
Daha sonra Bakara Suresinin ilk üç ayetinin tefsiri üzerinde durarak Türkiye
Diyanet Vakfı’nın yurtdışı ve yurtiçindeki faaliyetlerini örneklerle anlattı ve
sözlerine şöyle devam etti:
.
“Tartışması geçmiş yüzyıllara dayanan bir husus var: ‘Zenginliğe sabretmek mi
önemli ve zordur, yoksa fakirliğe sabretmek mi önemli ve zordur?’ Ancak kısaca
belirtmek gerekir ki, zengin olup zenginliğin gereklerini yerine getirme
konusunda sabretmenin diğerine göre daha önemli ve zor olduğu kanaati ağır
basmıştır. Fakirliğe sabretmek tabiatı gereği daha kolaydır. Zaten başka
alternatifi yoktur. Oysa elinde her türlü imkân varken yanlışlara ve harama
düşmeden imkânları doğruya kanalize etmek o kadar da kolay değildir. Önünde
doğrudan yanlışa kadar birçok alternatif varken doğruyu tespit etmek bir hayli
zordur. Nefis ve şeytanın devreye girdiği alanlardır bunlar. İyilik yapmak
adına bazen bir kötülüğün girdabına sürüklenebildiğimizin farkında mıyız?”
.
Ankara Müftüsü Prof. Dr. Mefail HIZLI, iyilik ve infak konusunda geçmişte ve
günümüzde yaşanan bazı anekdotları aktardı. Bugün Müslümanların en önemli
sınavlarının başında para, mal ve mülkle yaşadıkları süreç olduğunu kaydeden
Müftü HIZLI, bu imtihanın başarılmasında en önemli hususun para, mal ve mülke
karşı duruşumuzu ve mesafemizi çok iyi ayarlamaktan geçtiğini, bunu
başaramadığımız sürece şeytan ve nefsin bizi kontrolü altına alıp birçok yanlış
ve günaha sürükleyeceğini ifade etti.
.
Öğrencilerin büyük ilgi gösterdiği konferans, Uluslararası İlahiyatçılar
Topluluğu Başkanı Yakup AYAR’ın Ankara Müftüsü Prof. Dr. Mefail HIZLI’ya plaket
takdimiyle sona erdi.